Kahramanmaraş Merkezli Sarsıntıların Sonuçlarının Tüm Taraflarıyla Araştırılması, Sarsıntıya Dirençli Bina Stokunun Oluşturulması ve Kentsel Dönüşüm Uygulamalarının Aktifliğinin Artırılması İçin Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Hedefiyle Kurulan Meclis Araştırma Komitesi, başta zelzele olmak üzere afetler konusunda alınması gereken önlemlere yönelik akademisyenlerin tekliflerini dinledi.
Komisyon, Beyaz Parti Afyonkarahisar Milletvekili Veysel Eroğlu başkanlığında toplandı.
Eroğlu, 14 Mayıs’taki seçimler nedeniyle Meclisin bugünden itibaren çalışmalarına Aralık vereceğini belirterek, “Biz raporun nihayet biçimini verinceye kadar çalışmayı sürdüreceğiz. İnşallah bu hafta ben okuyacağım raporu, sizlere de göndereceğiz. Kalın ve Özgün bir rapor olacak. İnşallah hayırlara vesile olur.” dedi.
CHP İstanbul Milletvekili Gökan Zeybek’in “Rapor kadük olmayacak değil mi?” sorusuna Eroğlu, “Hayır, raporu teslim ediyoruz. Hatta uygulanması için de sayın Liderimizin imzasıyla ilgili kurumlara ileteceğiz. Tavsiyelerimizi, neler yapacaklarını teker teker yazıyoruz.” karşılığını verdi.
Toplantıda, Çeşitli üniversitelerden akademisyenlerin, başta zelzele olmak üzere afetler konusunda alınması gereken önlemlere yönelik teklifleri dinlendi.
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi zelzele Araştırma Enstitüsü zelzele Mühendisliği Anabilim Kısmı emekli Öğretim Üyesi Mehmet Nuray Aydınoğlu, Türkiye’de Özellikle Hane imal dalında uzun yıllardır rekor sayıda müteahhittin cirit attığı, hiçbir mesleksel kalifikasyonu olmayan tecrübesiz mühendisliğin ve en ucuz işçiliğin kullanıldığı bir süreç yaşandığını söyledi.
Depreme güçlü Bina sürecinin sağlıklı bir formda yürütülemediğine dikkati çeken Aydınoğlu, sürecin sağlıklı yürütülebilmesi için mühendislik ve müteahhitlik hizmetinin ilgili bütün kurallarına harfiyen uyulması gerektiğinin altını çizdi. Aydınoğlu, artık Bina zelzele mühendisliğinde uzmanlaşma gereğinin ortaya çıktığını belirterek, “Bu da Aka ölçüde lisansüstü eğitimle sağlanacaktır. Ancak Türkiye’de kaliteli zelzele mühendisliği alanında lisansüstü eğitimi verebilen üniversite sayımız da maalesef Fazla az.” diye konuştu.
“Yaptığımız incelemelerde mühendislik kusurlarının en az müteahhitlik kusurları kadar Kıymetli olduğu sonucuna vardık. Bu mevzu kamuoyunda uygun bilinmeyen bir bahistir. nihayet 20 yılda yapılan binaların pek çoğunluğu bu halde yapılmıştır. Nitekim Fazla Aka mühendislik kusurları var. Şu anda basında ‘müteahhitler gereçten çaldı’ formunda Fazla kolaya indirgenen mevzunun bu tarafı ihmal ediliyor. Halbuki ki Fazla Kıymetli bir bahis. En azından 30 yıldır bu işin tahlilinin ehil mühendislikte olduğunu söyledik. Bugün Türkiye’de rastgele bir üniversiteden yeni mezun olmuş bir inşaat mühendisinin hiçbir tecrübesi ve birikimi olmaksızın zelzele tesirinin Fazla Aka olduğu bir yerde yapısal proje ve kontrol hizmetini yapmasına ve resmen imzalamasına hiçbir yasal Mani yoktur. Bu türlü bir şey artık dünyada kalmamıştır.”
– “Sağlıklı bir toplumsal medya irtibat ağı oluşturulmalı”
İstanbul Ticaret Üniversitesi Bağlantı Fakültesinden Prof. Dr. Abdülhamit Avşar, zelzele sonrası kriz bağlantısı metoduyla ilgili sunum yaptı.
Avşar, kriz anlarında irtibatın kıymetinin Fazla daha faal hale geldiğini, Özellikle afet durumlarında Fazla Çok bilgi yığılması olduğu için afetten Evvel Gerekli planlamanın yapılması gerektiğini anlattı.
Cumhurbaşkanı’nın bölge ziyaretlerinin, bakanlar ve üst seviye yetkililerin birinci sarsıntının Çabucak akabinde bölgeye giderek Daimi Kamu içinde kalmalarının bölge halkına itimat duygusu aşıladığını vurgulayan Avşar, “Tüm bunlar, birinci anda yaşanan şok ve ortaya çıkan panik hissinin yatışmasında Kıymetli bir etken olmuştur.” dedi.
Avşar, kriz anlarında toplumsal medyanın da Değerli rolü olduğunu Anlatım ederek, “Sağlıklı bir toplumsal medya irtibat ağı oluşturmak, afet idaresinde en Kıymetli ögelerden biri haline gelmiştir. Bu bağlamda toplumsal ağlar yoluyla da sağlıklı ve sürdürülebilir bilgi paylaşımı ve akışının sağlanması, bilgi akışı için vaktin düzgün yönetilmesi, birinci anlardan itibaren kriz bağlantısında misyon alanların uyumunun tesirli biçimde düzenlenebilmesi hayati değere sahiptir.” değerlendirmesinde bulundu.
Avşar, toplumsal medyada zevk ya da takipçi sayısını arttırmak için temelsiz paylaşım yapanların önüne geçilmesi ve bu mecralardaki yardım taleplerinin acil müdahale faaliyetlerine entegre edilmesi için de çalışma yürütülmesi gerektiğini Anlatım etti.
– “Tarihçilerle jeolog ve sismologların bir ortaya geleceği toplantı planlıyoruz”
Tarihçilerle jeolog ve sismologların bir ortaya gelmesi gerektiğini anlatan Afyoncu, “Pandemi öncesinde bu türlü bir sempozyum planlamıştık lakin salgın Mani oldu. Artık ulusal Savunma Üniversitesi olarak İstanbul Teknik Üniversitesi ile Bir arada tarihçilerle jeolog ve sismologların bir ortaya geleceği bilimsel bir toplantı planlıyoruz.” diye konuştu.
Komisyonda, Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesinden Prof. Dr. Zekai Celep; İstanbul Teknik Üniversitesinden Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, Prof. Dr. Yılmaz Akkaya, Prof. Dr. Fatih Terzi, Prof. Dr. Mustafa Yanalak, Prof. Dr. Tuna Eken, Prof. Dr. Nebiye Musaoğlu, Prof. Dr. Şevkiye Şence Türk; ulusal Savunma Üniversitesi Deniz Muharebe Okulu Dekanı Prof. Dr. Cemalettin Şahin de sunum gerçekleştirdi.
Yorum Yok