Okullarda eğitime zelzele nedeniyle Evvel 13 Şubat 2023, akabinde 20 Şubat 2023 tarihine kadar Uzaklık verilmişti. zelzele bölgesinde de 1 Mart 2023’e kadar. Bakan Özer tatil sözü kullansa da bu okullardaki Aralık tatil, Yarıyıl tatili ya da yaz tatilinden farklı bir durum.Yarıyıl tatili ya da yaz tatilinde Muallim izinlidir. Öğretmenlerin yıllık müsaadesi bu periyotlardır. Ayrıca yıllık müsaadesi yoktur. Ve onların ismi tatildir.
Kar ya da bugünlerde olduğu üzere afet nedeniyle eğitime Aralık verilen durumlarda öğretmenlerin durumu valiliklerce ya da bakanlıkça açıkça belirlenmelidir. Alışılmış ki kar nedeniyle Ara vermede öğretmenin okula gitmesi, tahminen hayatını tehlikeye atması ( ikameti uzaktadır yol kapalı olabilir/ kapanabilir vs) da gerçek olmayacaktır.
Bu mevzuda Özellikle de uzun periyodik Uzaklık vermelerde bakanlıkça genelge yayınlanması gerekir. Ancak nihayet devirde (pandemi dahil) genelgelerden Evvel toplumsal medya aracılığı ile duyurulmaktadır bu Cin Aralık vermeler. Halbuki ki kuralların tam çizilmesi ve belirlenmesi gerekir.
Deprem sürecinde de benzeri durumlar yaşanmaktadır. Bölgedeki bir Fazla Muallim sarsıntının ruhsal ve öteki tesirleri nedeniyle haklı olarak bölgeden ayrılmıştır. Tahminen de çoluğunu çocuğunu muteber bir yere bırakmak için ayrılmıştır. Eğitime Aralık verilmesi nedeniyle de hala bölge dışında da olabilir. Eğitime Uzaklık verilmesi bir bakıma öğretmenin asli misyonunun bulunmadığı manasına gelmektedir. Öğretmenden mesleği dışında vazife verilmesi hukuken olduğu üzere büsbütün isteklerine bağlı olmalıdır. OHAL durumu yönetimin elini kuvvetli kılsa da bu yöneticilik unsurları ile bağdaşacak bir durum değildir.
Bir karar ile bütün öğretmenler şu spor salonunda, şu binada toplansın halinde bir talimat işin ruhsal boyutunun anlaşılamadığı, empatik yaklaşımın gelişmemiş olduğuna işaret eder.
Devlet bir dört elle yara sarmaya çalışırken öbür taraftan daha derin yaralar açmamalıdır.
Bu noktada MEB’in de zorlayıcı olmayacağı/olmadığı açıktır.
Öğretmen konutundan olmuş, eş, dost, öğrencisini kaybetmiş bir halde iken baskıcı bir uygulamaya gitmek halk idaresi değildir. Bu güç koşullarda keyfi devinim edilmesini düşünmek art niyetli bir yaklaşım olacaktır.
MEB’in de taşın altına elini sokup bir genelge yayınlamalı ve eğitim öğretime hazırlık süreci için gereksinim Laf konusu ise bir takvim dahilinde durumu açıklamalıdır. mesela 1 Mart 2023’te açılması Kesin ise öğretmenlerin 25 Şubat’ta misyon yerlerinde olmaları üzere bir durum Laf konusu olabilir. MEB Lahza prestijiyle bölge dışına çıkmış öğretmenleri de hukuken rahatlatacak adım atmalıdır. Devletin lisanı yazıdır ve toplumsal medya paylaşımı ya da basına Beyanat biçiminde bir yaklaşım ile yönetme alışkanlığı nihayet bulmalıdır.
Bu güç günleri daima Bir arada aşacaksak süreci dayanışmamız kadar anlayışımızı da arttırarak yönetmemiz gerekir.
Maksut BALMUK
Yorum Yok